Ana içeriğe atla

Allahü teâlâ seni her an görüyor

Bir gün askerler bir mahkumu meydana çıkarırlar. Suçu ağır
olmalı ki çok kırbaç vururlar, derileri yarılır. Etlerinden kan sızmaya
başlar. Lakin genç bir kere bile sesini çıkarmaz. Muhafızlar
dinlenmek için bir kenara çekilirler. Bu arada kalabalığın arasında
meydanda olan Bişr-i Hafi hazretleri gence yaklaşıp sorar:
- Tahammülüne hayran kaldım.
- Nasıl ağlayıp bağırabilirim ki, kalabalığın içinde sevdiğim kız
var ve şu an beni görüyor.
- İyi ama Allahü teâlâ seni her an görüyor. Onun edebini
gözetmeyi hiç düşünmedin mi? Allahü teâlâ yarın ahirette,
(Fazlasını istemiyorum ey kulum, sadece o kız için gösterdiğin
gayreti, sabrı, edebi, aşkı, benim dinim için, benim rızam için
niye göstermedin?) dese ne cevap vereceksin?
Genç öyle bir (Allah) der ki kendinden geçer. O kadar kırbaca
direnen vücut bu ilahi aşka, bu Rabbinden utanma duygusuna takat
getiremez. Muhafızlar yanına koştuğunda çoktan can vermiştir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İlahi ve Zikir

Özel bir ilahi , Hz. Ebubekir Efendimizin sözlerinden; Zu’dbi Lutfik ya İLah-i,Melleh’ü-zadün kalil, Müflisü’m-bis’sıdkiyeti indebabik ya Celil! Kulli-nari’übridi ya Rabbi fi hakk’ı kema’, Kulte kulna ya nar-u kuni ente fi hakkı’l Halil, Ente Kafi,ente Şafi,fi muhimmati’l umur, …Ente Rabbi,ente hasbi,ente li ni’me’l-Vekil. Eyne MUsa, eyne İsa,? eyne Yahya, eyne Nuh, Ente ya sıddık’u-asi tüb’ilel-Mevlel Celil! ————————————————————– Lütfunu esirgeme ey Rab bu kuluna ki, azığı pek kalîl, İflas etmiş olsa da sadakatle yine kapına geldi ey Celîl! Beni yakan ateşe de ‘berd ü? selam ol’ de ey Allah’ım, Bir zaman dediğin gibi fî hakk-ı Halîl, Sensin Şâfî, Sensin Kâfî, evvel-âhir her işte, Ente Rabbî, Ente hasbî, Ente lî ni’me’l-Vekîl. Nerde Musa, nerde İsa, nerde Yahya, nerde Nuh, Sen ey âsî nefis, dön de ara bul bir Mevla-yı Celîl!

Yar ile Şimdi

Ey Yolcu- Onbir Kandil